selahattin yusuf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
selahattin yusuf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Mayıs 2016 Cuma

ŞİMDİKİ ZAMANIN İZİNDE / SELAHATTİN YUSUF

İnsanı kilisenin baskısından kurtaran Hümanizm, gün geldi kurtardığı insanı bu defa kendi elleriyle daha baskıcı ve acımasız bir dünyanın ortasında bıraktı.

Kilisenin büüyk günah dogmasına karşı Hümanizm "insan her şeyin ölçüsüdür" ve "insan doğuştan iyidir" diyordu.  Ancak birkaç yüzyıl sonra Manchester'da başladığı zaman iş değişti. Bu sefer yalnızca "bazı insanların üstün olduğu ve yeraltı değerli olan Afrika'yla  Uzakdoğu'nun vahşi ve barbar olduğu gerçeği" keşfedildi.

Barların vesair içkili mekanların, şehirleşme ve sanayileşmenin insan zihnine yüklediği acı şoku biraz olsun gevşetmeye yönelik ihtiyaçtan doğduğu ve hayatiyet kazandığı aşikardır. Klasik zamanlarda insanın bir aşkınlık durumuna dönüştürdüğü dans, modern zamanlarda, artık vücudun kusarak terk etmek için çırpındığı sinirsel bir yük haline geldi. 

Sanayileşme, genel olarak Kilise'nin nüfuzuna rağmen hayatiyet bulan bilimsel bilginin, yaşama araçları için, devreye sokulmasının sonucuydu. Hegel felsefe ancak şehirde yapılır bile diyecekti.

Sıradan bir insanın gündelik, sıradan uğraşları halk tarafından sürekli izlendiğinde ortaya ne menem bir eroinmanlığın ne acayip bir keşliğin çıkabileceğini yönetmen ne güzel göstermiş. (Truman Show)

Çingene yaşamaya mahkum olduğuna ve yaşadığına sanki ancak gülerek katlanabilirmiş gibi, inanılmaz bir sabırla gülüyor.

Türkiye'de insanlar genellikle vasıfsızdır. Geçimlerini yalan dolanla, gayri meşru yollarla dayıyla eşle dostla sağlar, işleirni iş yapmayarak aşırırlar. Türkiye'de bir mesleksizlik hastalığı vardır. (Çetin Altan)

Kendi alanlarında ülke çapında otorite sayılan hocalarımız, bu topraklarda yaşayanların çoğunluğunun inanıp yaşadığı din söz konusu olduğunda bana daima gönüllüymüş izlenimi veren bir cehalet serdediyorlardı.

Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan. Harcamaktan başka neydi onlar? Toplumun refah seviyesi en yüksek olan ve zaten gülmekte olan çocuklarını güldürmüyorlar mıydı sanki? Çocuklar zaten öldüreceklerdi, harcayacaklardı zamanlarını.