27 Ağustos 2015 Perşembe

ARILAR ÜLKESİ / ALİ NAR

İlk yapılacak değişiklikler, bir yaprak üzerine yılan diliyle yazılmıştı: "arıların dili değiştirilecek, tıpkı tarihçeleri gibi. Ama adına 'arı dili' denilecek yine. Bu arı diline yılan, akrep ve karınca dilinden sözcükler karıştırarak olacak.

Bütün gaye Arılar adasına hakim olmak olduğuna göre, tüm arı törelerinin değiştirilmesi esastır. Mesela kovan biçimleri değişmeli. Yuvarlak kovan yerine köşeli yapılmalı. Arılar da yılan rengine boyanmalı. Ama tabii ilk önce tüm yılanlar eski derilerine arı tüyü yapıştırarak kendilerini 'Grand Arı' diye tanıtmalı. Arıların atası...

Tüm arılarda birbirine endişeli bakışlar başladı: "Ne oluyoruz, nereye gidiyoruz?"gibi. Ama hiç kimse cesaret edip soru bile soramıyordu bir diğerine. Çünkü ya çağdaş ve de devrimsel anlatıma yetememekle itham edilme yada yeni yönetime güvensizlik ve uyumsuzlukla suçlanma kuşkusu vardı.

Yılanlar dillerini bozmuş, 'Arı dil' adını vermiş ama yılan dili konuşuyorlardı genç arılarla. Tecrübeli arılar maksatlarını ve planlarını zor anlatabiliyorlardı. Genç arılar da arı yazısının değişmesi nedeniyle eski notları çözemiyorlardı. Zaten bir plan kuramayışları da bu arı töresinin bozulmasındandı ya...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder