7 Eylül 2015 Pazartesi

RAMAZAN'LA DİRİLMEK / EDİSYON

Yaşadığımız yoksulluğumuzun, açlığımızın bir ibadete dönüşebileceğini, zenginliklerimizin, imkanlarımızın, mal ve mülklerimizin Allah'ın rızasını kazanmanın aracı olabileceğini hatırlatan yoksulluk ve sıkıntılarımızı, çaresizlik ve sabırlarımızı eksiklik ve güçsüzlüklerimizi "bedenimizin zekatı"(İbn'i Mace) kılan tüm bunları Rabbimizin hoşnutluğuna vesile kılan Ramazan...(A. Cemil Ertunç)

Kur'an'ı okumak, onu yaşayıp anlatmak zaman ayırmayı ve sorumluluğu gerektirir, yani fedakarlık ister. Kur'an bir müminin sadece Kur'an'ı okuyup onunla iman etmesini beklemez. Ya neyi bekler? Bu birikimi diğer insanlara aktarmayı onlarla paylaşmayı ve bu uğurda karşılaşılan sıkıntılara da göğüs germeyi ister. Bu uğurda uykusundan feragat edip çalışan, iş meşgalesinden vakit ayırıp bildiğini paylaşan bir insan arzular, ki bunlar tamamen her bir müminin kendisi için yaptığı yatırımlardır ve elde edeceği cennet içindir. (Şemsettin Özdemir)

Günah insanın kendi dışındaki bir olguya(işlenmesi yasak bir olguya) onu ihlal etme niyeti taşıyarak yönelmesidir.

Yemekten içmekten nefsini mahrum bırakan insan, yiyip içerken kendi bedeninin olduğunu, o bedenin ihtiyaçları bulunduğunu ve en ilginci o ihtiyaçlar giderilmediği takdirde bir zavallıdan başka bir şey olmadığını kavrıyor. ...kavrarken bir yandan da iradesini kullanmak suretiyle böylesi bir aczin üstüne çıkabileceğini yüceleceğini de hissetmeye ve kavramaya başlıyor. (Rasim Özdenören)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder