6 Temmuz 2015 Pazartesi

BANA TÜRKÇE BİR EKMEK VER / CEZMİ ERSÖZ

Çok düşündüm bana yaşama sevinci veren bu azınlıktan biri olmaktı hep. Bana yaşama sevinci veren aykırı, farklı ve bu farklılıktan dolayı çile çeken biri olmamdı. Herkes gibi biri olmaktansa lanetlenmiş olmayı hep anlamlı buldum hatta bir tür bahtiyarlık saydım.

Sistemin büyük bir hızla yarattığı bu yeni insan tipi kimdi, nasıl bir şeydi? Düşünmeyen, sorgulamayan, yüzeysel, boş, kayıtsız, ne verilirse onu alan kolay yönlendirilen yeni bir insan tipiydi bu. Yanındakini arkasını döndüğü anda unutan, üzülmeyen vicdan azabı çekmeyen yaptığı her şeyi doğru ve haklı sayan. Her şeye geç kaldığını sandığı için yanında çevresinde kim varsa düşünmeden ezip geçen. derinden sevmediği için derinden acı çekemeyen biri.

Aşkın merhametle geliştiğini iddia ediyordu. Oysa kadınların çoğu merhamet başlayınca aşkın bittiğini düşünür.

Hem sen kendini namuslu mu sanıyorsun, sen de yazarak ruhunu satıyorsun? Ben bedenimi satmışım çok mu?

Acaba bu üç insan Kürtçe konuştukları için mi atılmışlardır bu bardan? Kim bilir belki de... Ama daha çok Kürtçe konuşan insanların uygunsuz , işe yaramaz, okumamış, dahası genellikle alt sınıftan oldukları önyargısı yüzünden atılmışlardır.

İğneyle ciğerlerden su almayı biz çok yoksullara uyguluyoruz. Parası olmayanlara. Çünkü iğne ciğerlerde iz bırakıyor. Madem sizin paranız var, ciğerlerinizde iz kalsın istemeyiz. Hem çok da acı verir. Şimdi yazacağım ilaçları bir eczaneden alıp gelin, sonra bir konuşalım.

Rus şair Yetvuşenko'nun Nazileirn Babi Yar'da yaptığı Yahudi katliamına şiddetle karşı çıktığı için kendisine "Sen bir Russun, neden karışıyorsun bu işe diyenlere, bu katliama karşı çıktığım için asıl şimdi gerçek bir Rusum" deyişini hatırlattı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder