4 Temmuz 2015 Cumartesi

RICHARD BACH / MARTI

Gözlerinle gördüğüne inanma, gördüklerin yalnızca sınırlı olandır. Sezginle bak. Öğrendiklerinin bilincine varmaya çalış. Böylece uçuşun yolunu da öğreneceksin.

Bir kuşu özgür olduğuna inanmak neden dünyanın en zor işidir. Biraz çalışıp çabalasalardı, kendi özgürlüklerini görürlerdi, neden böyle güçlük çekiyoruz?

Cennet ne bir yerdir, ne de zaman. Cennet yetkinliğe ulaşmanın ta kendisidir.

Uçmak bir martının en doğal hakkıdır. Özgürlük ise varoluşun bir parçasıdır. Boş inançlar olsun, özgelenekler olsun, özgürlüğü kısıtlayan ne varsa kaldırıp atmak gerek.

En yüksekten uçan martı, en uzağı görendir.

Uzun süre geldiği dünyayı özlemedi Jonathan. Çünkü o dünya yaşama sevincine gözlerini kapayanların, kanatlarını yalnızca yiyecek bulmak için kullananların dünyasıydı.

Eğer dostluğumuz zaman ve uzaklıkla sınırlıysa, o yok demektir. Zaman ve uzaklıkla sınırlı olmayanı yaşıyoruz iz. Uzaklığı yenince hep aynı yerdeyiz, zamanı yenince hep aynı anın içindeyiz. Böylece her an için birlikte olacağımızı düşünmedin mi?

Düşüncelerinize vurulan zinciri koparın, o zaman bedeninizin de özgürlüğe kavuştuğunu göreceksiniz.
Fletcher’e bakın! Lowel, Charles roland, Judy Lee! Onlar da mı ayrıcalıklı kuşlar? Ne sizlerden ne de benden fazla bir şeyleri yok. Tek fark şudur ki, onlar ne olduklarının bilincine vardılar ve bunu yaşamaya başladılar.

Kin ve kötülüğü elbette sevmezsin. Her martıda gerçek martıyı görmeye çalışmalı, her birinin içindeki iyiyi bulup çıkarmalı ve bunu onlara da göstermelisin. Gerçek sevgi budur işte. Onu bir kez tattın mı vazgeçemezsin…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder